İğneli epilasyon, istenmeyen tüylerden kurtulmak için sıklıkla kullanılan yöntemlerden birisidir. İşlem tüy köklerinin, ince uçlu iğne yardımı ile elektrik akımı verilerek yakılması şeklinde yapılır. Uygulama ile tüy kökleri işlevlerini yitirip uzun vadede kişi için avantaj sağlamaktadır. İşlemin etki süresini arttırmak için uygulamanın doğru zamanlarda yapılması gerekir. Kıl köklerinin üç gelişim evresi vardır. Anajen evresi, epilasyon uygulaması için en doğru evre olup, en etkili sonuç bu dönemde alınır.
İlk olarak uygulamanın profesyonel ve güvenilir bir güzellik merkezinde, uzman kişiler tarafından yapılması gerekmektedir. İşlem kişiye özel iğneler ile kıl köküne girilerek, akım verilmesi ve bu sayede kıl folikülünün yakılması esasına dayanır. Yakılma işlemi sonrası kıllar, özel bir cımbız yardımıyla pratik bir şekilde çekilir.
Uygulama ile ilgili en çok merak edilen soruların başında ‘iğneli epilasyon işlemi ağrılı mıdır?’ gelir. Elbette işlem sırasında, kıl folikülüne ulaşmak için ince uçlu iğneler kullanılmakta ve belirli dozda elektrik akımı verilmektedir. Bu işlemin tamamen acısız olduğu söylenemez. İşlem sırasında kişide bir miktar acı ve ağrı hissiyatı oluşabilir. Ancak bu hissiyat kişiden kişiye değişmektedir.
Kişinin acı eşiği, cilt yapısı, hassasiyeti, duyduğu acı ve ağrının seviyesini değiştirmektedir. Bu yüzden iğneli epilasyon sırasında duyulan acı seviyesi hakkında belli bir aralık belirtilemez. İğneli epilasyon işlemi sırasında duyulan acının seviyeni etkileyen bir diğer unsur da kılın yapısıdır. İnce tüylerde bu hassasiyet, kalın tüylere oranla daha hafiftir.
İşlem sonrası cilt kendini onarmaya başlar. Bu yüzden ilk birkaç gün kızarıklık ya da şişlik oluşabilir. Ancak bu durum geçicidir. İlk 24 saat işlemin yapıldığı bölge su ile temas ettirilmemelidir. Bu bölge duyarlı hale geldiği için güneş ışınlarından korunmalıdır.
Kampanya ve duyurulardan haberdar olmak için kayıt olunuz